öpücükler ("the kiss"es) : yaman kayıhan : 26012002  
 


Öpücük (The Kiss) : 1888 - 1889
Rodin Müzesi, Paris - 181,5 x 112,3 x 117 cm

Virgil ve Dante cehennemi ziyaretlerinde Orta Çağ'da İtalya'da gerçekten de yaşamış olan ve kendilerini vücudun günahlarına adayan Paolo ve Francesca'yı görürler. Yaklaşık olarak 1275'de Guido da Polenta'nın kızı Francesca kendisine yakışıklı kardeşi Paolo'nun bakımı konusunda güven veren Rimini Lord'u Gianciotto Malatesta ile evlenir.

Ancak Paolo ve Francesca aşk öyküleri okudukça aşık olurlar. Bunu ilk öpüşmeleri izleyecektir fakat Gianciotto aşıkları yakalar. Dante'ye göre aşk onları benzersiz bir ölüme yöneltmiştir. Bu yasak aşk ve doğal sonucu olarak da sonsuz lanetlenme daha sonra Ingres'den Delacroix'ya ve Ary Scheffer'dan Cabanel'e ve Henri Martin'e 19. Yüzyıl sanatçılarına esin kaynağı olacaktır.

Rodin ünlü aşıkları duygularının tam da farkına vardıkları anda tasarlar ve onları ünlü eseri Cehennemin Kapıları'nın sol bölümünün ortasına yerleştirir. Bu grup 1886'nın başlarına kadar yerinde kalırsa da saf mutluluğu yansıtıyor olmasından nedeniyle ve genel anlatıma uymadığı için kısa süre sonra kaldırılır. Paris'te ve 1887'de Brüksel'de sergilenir. Kostümlerin olmayışı ve dekoratif ayrıntılar açısından doğrudan Paolo ve Francesca'ya atıf yapan eleştirmenler tarafından Öpücük (The Kiss) adı verilir. Rodin bu çabuk tanımlamayı izleyicilerin duygulanımlarını azalttığı gerekçesiyle reddeder.

Cehennemin Kapıları'ndan kaynaklanan diğer pek çok gruplar gibi Öpücük (The Kiss) de bağımsız bir çalışma olacaktır. 31 Ocak 1888'de Directorate of Fine Arts tarafından eserin mermer bir versiyonu ısmarlanır. Yeni eser öncekinin iki katı büyüklüğünde olacaktır ve 6 Mayıs 1889'da açılacak olan Universal Exhibition'da sergilenecektir. Ancak grubun mermer oymalarından sorumlu olan Jean Turcan işini 1889'un başlarında terkeder. Zor durumda kalan Rodin mermer versiyonu sadece 1898'de Sociéte Nationale des Beaux-Arts salonlarında Balzac'ın büyük bir heykeli ile birlikte sergiler. Rodin eserini daha geleneksel bir başkası ile birlikte sergileyerek sanki bir skandaldan çekinmiş gibidir. Beklediği gibi bütün ilgi Öpücük (The Kiss)'e yönelir. Daha sonra; "Öpücük (The Kiss)'ün kucaklaması şüphesiz çok çekici" diyecektir.

1900'de Universal Exhibition'da tekrar sergilendikten sonra eser Musée du Luxembourg'a alınır. Rodin Müzesi'nin kurulması için 18 yıl daha gerekecektir. Fakat aynı yıl Rodin'den eserin iki benzeri daha, Kopenhag'da bir heykel müzesi oluşturmakta olan Carl Jacobsen ve bir sanatsever olan Edward Perry Warren tarafından ısmarlanır (şimdi Londra Tate Gallery'dedir). Üç mermer versiyon ancak 1995'de Musée d'Orsay'da buluşarak karşılaştırılabileceklerdir. Öpücük (The Kiss)'ün Rodin Müzesi'nde olanı işlerin 1889'da aniden durması nedeniyle adeta bitirilememiş gibidir.

Öpücük (The Kiss) : 1907-08
Österreichisches Galerie Wien, Viyana - 180 x 180 cm

Diz çöken kadını öpen erkek ..
Altınla onurlandırılmış ..
Çiçeklerden bir yataktan yükselircesine ..

Tıpkı Munch'un sembolizm ve ekspresyonizm ile bütünleştirilmesi gibi sembolizm ve Art Nouveau'nun meraklı ve zarif bir bütünleştiricisi olarak Avusturyalı Gustave Klimt (1862-1918) de aynı yönelimlerdedir.

Ülkesinin Art Nouveau'nun dekoratif yapaylığına ilgi gösterdiğini gören Klimt bu yönde büyük boyutlu eserler vermiş, moda rüzgarlarına uygun portreler yapmıştır.

Klimt'in eserleri kendine özgü stilleri ile biçimlenen figürlerin doğal olmayan renkler ile bütünleştiği ve kendisinin vazgeçilmez uyumunu ile yarattığı güzellik kavramını yansıtan sembolik dışavurumları gibidirler.

Öpücük (The Kiss) aşk deneyiminde benliğin yitiriminin etkileyici bir ikonudur adeta.

Çiftin sadece yüzleri ve elleri görülmektedir.

Geriye kalansa duygusal ve erotik olarak fiziksel aşkın patlamalarını simgeleyen altının büklümleri ve renkli dikdörtgenlerdir.