![]() |
||||||
ts II : evrimsel sanat : uğur halıcı : 23112002 | ||||||
|
||||||
Konuşmamın bu ikinci
kısmı biraz teknik bir sunuş olacak. Evrimsel Sanat'tan bahsedeceğim. Burası
bilişimle ilgili bir toplantı olduğu için, dinleyicilerin, anlatacağım şeylere
oldukça yakın olduğunu düşündüm.
Holland tarafından önerilen Evrimsel algoritmaların 20 yıllık kadar bir geçmişi var. Darwin'in evrim teorisinden etkilenen bir yöntem bu. Yöntemde Genleri temsil dizinler kullanılıyor. Genlerin bazı elemanları mutasyonla değişebiliyorlar ve genler eşleştirilerek çoğaltılabiliyor. çoğalma sırasında iki eş yan yana geliyor, yeni bir gen ortaya çıkıyor. Yeni genin özelliklerinin bir kısmı anneden bir kısmı babadan geliyor gibi düşünebilirsiniz . Bu genlerin temsil ettiği şeye penotype deniliyor. örneğin gerçek hayatta insanların genlerinin farklı olduklarını gözönüne alırsak, her bir insan taşıdığı gen tarafından temsil edilen "penotaype"a karşılık geliyor. Algoritmada her bir genin, temsil ettiği penotype'ın başarısına göre aldığı bir değer var. Başarılıysa yüksek bir değer, değilse küçük bir değer alıyor. Doğal seleksiyonla düşük değerli genler eleniyor, yüksek değerliler ise hayatta kalıyor. Dolayısıyla, bir gen havuzunuz var, gen havuzundaki genler eşleşiyorlar, anne babaya benzeyen yeni genler ortaya çıkıyor, yeni genlerinin özelliklerin iyiliğine göre bazıları elenirken bazıları hayatta kalıyor. Bu arada da mutasyonla da eskiden olmayan birtakım yeni genler de ortaya çıkıyor. Böylece, gittikçe evrimleşerek daha iyi genler elde edebiliyorsunuz. Karl Sims, Evrimsel algoritmayı resim ve 3 boyutlu görsel yaratıklar elde etmede kullanarak "Evrimsel Sanat" adı verilen yöntemi geliştir. Bu yöntemi 1991 yılında yazdığı "Evulation For Computure Graphics" başlıklı makalesinde detaylı olarak anlatıyor. Ben de burada biraz açıklamaya çalışacağım.
Burada basit formüllerle ifade edilen bazı görüntüler var. şurada meselâ sol üstteki görüntüde, sadece (x)'in değişimine göre piksel değeri değişiyor ve aydınlıktan koyuya doğru görüyoruz. İkincisi (y) formülüne göre değişiyor. Absolute - veya diğer formüller kullanıldığında çeşitli dokumları bu formüllerle temsil edebiliyorsunuz.
Biraz daha uzun bir
formül kullanıldığında, daha karmaşık görüntüler elde edebiliyorsunuz.
Bu, yine formülle ifade edilebilen başka bir resim. Biraz önce evrimsel algoritmadan bahsetmiştim. Buradaki formüller genler halinde yazılabiliyor. Mutasyon ile genin, yani formülün, bir kısmı değişiyor. Eşleştirmeyle ise iki formülün bazı parçaları birleştirilerek yeni bir formül elde ediliyor, dolayısıyla da yeni bir resim ortaya çıkıyor.
Burada, sol üst köşedeki görüntüden mutasyon yoluyla elde edilen 19 yeni görüntü elde edilmiş.
Ayrıca bazı üç boyutlu cisimlerin kendi şekilleri de yine genlerle temsil edilebilir. örneğin genler çeşitli bitkileri temsil ediyorsa, o zaman ortaya çıkan bu bitki örnekleri birbirleriyle eşleştirilip yeni bitki türleri ortaya çıkacak.
Karl Sim'in "Panspermia"sı
1990 yılında hazırlanan iki dakikalık bir film. Evrimi anlatan bu filmde,
bitkileri temsil eden genler kullanılmış ve biraz önce anlattığım evrimsel
algoritma ile bu bitkilerden bir orman oluşuyor.
Karl
Sims'in "Genetik Görüntüler"i 1993 yılında 16 bilgisayarın yer
aldığı bir sergide sunulmuş. Bu bilgisayar ekranlarında formüllerle ifade
edilen görüntüler var. İzleyici, bu ekranlardaki görüntülerden hangisini
beğeniyorsa onu seçiyor ve o seçtiği görüntüye karşılık gelen gen daha
yüksek bir değer almış oluyor. Bu seçimlere bağlı olarak yeni eşleştirmeler
ortaya çıkıyor ve bunun sonucunda gitikçe evrimleşen yeni görüntüler elde
ediliyor.
Konuşmamı daha önce
bahsettiğim animasyonla bitirmek istiyorum. |
||||||